Friday, January 20, 2006

ASK NE KADAR SURER?

ASK NE KADAR SURER?

Dun aksam haberlerden birindeydi sanirim balik hafizaligim iyice artiyo, askin omrunun ne kadar oldugunu sordular yoldan gecen insanlara kimisi bilemedi kimisi de uzun suredir evli olduklarini ve asklarinin hala surdugunu soylediler...
Bilimadamlarinin arastirmalarina gore 7 ay suruyormus nasil tespit ettilerse artik. Bende oturup dusundum bu ask ne kadar suruyor acaba diye...
Bence sevgi, ask ve aliskanlik birbirine karistiriliyo. Ilk olarak hoslandigimiz kisiyi her gorusumuz de icimiz kipir kipir olur, kalbimizin ritmi hizlanir, kanimiz cekilir ve sicak havada bile " sen titriyorsun?" sozcugunu duyariz cogunlukla, aklimiz hep asik oldugumuz kisiye endesklenir; " simdi ne yapiyordur" sorulari dolanir kafamizda halbuki sanane di mi ne yaparsa yapsin...
Sonra o kisiyi tanidikca belki artik kisiligini cozup merak edecegimiz birsey kalmadigindan her gordugumuzde onceki gibi heyecanlanmayiz kalbimiz gum gum atmaz ama gozlerimizin ici guler, yaninda olunca huzur duydugumuzu farkederiz, birlikte birseyler yapmak keyif verir. Birlikte gecirilen zamanlar az gelir, bir daha ki bulusmayi sabirsizlikla bekleriz.
Peki evlilik oldugunda ne olur? Gormek icin heyecanlanmaniz gerekmez cunku butun gun gorursunuz, birlikte gecirilen zamanlar bol oldugu icin paylasim azalir herkes bir kose de baska islerle ugrasir :) Evli olupta kocasini her aksam isten eve geldiginde kalbi yerinden cikicakmis gibi karsilayan bir insan oldugunu zannetmiyorum belki de yaniliyorumdur? Icinizden bazilari "hadi be sende..." diyordur belki de....
Ama zaman gecince ask yerini sonsuz sevgiye birakir, sevgi hic bitmez ve yillar gectikce aliskanlik yaratir evet sevgi aliskanligi, onun olmadigi bir hayati dusunmek istemezsiniz, her sabah kalktiginiz da gordugunuz daginik kafayi arar gozleriniz. Kalbinizi heyecan yerine sonsuz bir huzur kaplar. Eskisi gibi jestler, cicekler, cikolatalar yoktur belki ama evin icinde olmasi bile yeter insana.
Evet simdi birkez daha dusunun hala asikmisiniz yoksa sevgi aliskanligina mi tutuldunuz?Belki de bilim adamlari haklidir...
Yine de ask goreceli bir kavram bunlar sadece benim fikirlerim...

8 comments:

huysuz said...

aşk var da, dediğin gibi evlilikle alışkanlığa dönüşüyor.hakverdim ben sana :)

Yazarken Eğlenen Adam said...

Aşk diye bir şey yoktur, kaybetme korkusu vardır. Ne zaman o korku giderse, ki evlenince gittiği muhakkak o zaman iş çığrından çıkıyor. Kadınlar daha çok kapılıyorlar sonra aşk var felan falan. Yok öyle bir şey gazozağacı o dediğin kızııım.
Kadın milletini çok anlamaya çalıştım, çok uğraştım olmadı çünkü öyle bir ihtimal yok. Yani anlaşılma ihtimali yok. Örnek mi, kıskanırsın kıskanma der, kıskanmazsın sen beni sevmiyor musun der. Şimdi ben senin neyini anlayayım kadın..?
Ve ben asla anlamadığım kavramlara güvenmem. O yüzden güvenimle birlikte, anlaşılma hadisesine yol verdim. Sevgiyide geçtim saygısı olan bir partner arıyorum. Öteki türlü partner kolay bulunuyor. Saygı çok daha önemli sevgiden. Bulursam bulurum bulamazsam boşver ailedeki piç amca rolu çokta hoşuma gider.

mom said...

frosy ask diye bisi var sabreeeettt :))

huysuz bence de ask var:)

cedis askin omur boyu surdugunu soyleyen var ama bence onun adi baska ya da ben azindan oyle dusunuyorum...ama dedigin gibi karmasik bir konu....

atonica karamsar gordum seni:))kadinlarda erkekleri anlamiyo bosuna dememisler erkekler marstan kadinlar venusten diye aslinda birbirimizi anlamaya calisarak olaylari daha anlasilmaz hale getiriyoruz bosver koyver gitsin zamani gelince asikida cikar saygilisi da :)

lambamcinim iste izlerken oyle dusundum bir an ama aklimdan gecenleri de tam olarak toparlayip yazamadim zira karmasik bir konu :)sen yine de cok zorlama karsindakini...

Anonymous said...

Bazılarına ilginç gelebilir ama ben oğlum doğana kadar tekrar tekrar aşık olurdum eşime.Ama Kerem'den sonra hissettiğim daha da kenetlenmiş ,güçlenmiş bir ilişkide sevgi.Zaten artık onunla o kadar ilgilenemediğim için benim yerime eşim lohusa bunalımı geçirmişti :)

Anonymous said...

Hadi be sende!!! deeermişim :))Walla bence aşk gelip geçicidir ama mutlaka vardır. Aşk kaç çeşittir? diye sorulabilir ve ömrünün ne kadar olduğundan daha önemlidir bana göre. Sadece karşı cinse olan aşk değildir ki benim aşk anlayışım. Ben oğluma da aşığım, doğadaki bir çok ağaca da.
Evlilikte de aşkın çabucak bittiğine inanmam. Yani evlilik aşkı öldürmez süründürür :))

ibeking said...

bence çok güzel özetlemişsin durumu momcım..tebrikler...

Annelog Atölye said...

Doğrudur Yonca, etrafta olması bile yetiyor.
Aşk, biraz kendi isteğinle himalayalara tırmanmak gibi. Geri dönüp dönemeyeceğin veya ne bulacağın belli olmayabiliyor. Ama üzerinden uzun zaman geçmiş bir birliktelik sahil kasabasında yaşamak gibi. Huzurlu, ki kendisi benim en takdir ettiğim duygulardan biridir.
Kısaca, katılıyorum sözlerine:)

mom said...

ipekcim ayni fikirde olmak gusel:)

sumru sahil kasabasi ve himalaya benzetmelerini tuttum:)

frosy cim sabir sabir sabir...:))

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails