Tuesday, August 22, 2006

dogumgunumuz



Dogumgunumuz gusel gecti pasta kesme merasiminin Tugkan' in huysuzlugu nedeniyle gec kalmasi disinda:)Oncelikle at kafadan pastamdan bahsedeyim.
Bu konuda saolsun Burcu' nun cok yardimi oldu. Bana resimler ve krema tarifleri gonderdi.Cok tesekkur ediyorum kendisine. Pandispanya ikinci denememde fazla gelip buzluga attigim pandispanya sabahtan disari cikardim aksama kadar kendine geldi ustelik tadinda da bir bozulma olmamisti.
Krema icin Burcu' nun gonderdigi tariflerden en kolayini secip hazir pasta kremasi ile krema sertlestiriciyi karistirip yaptim.
Seker hamuru da, hala gereken malzemeleri temin edemedigimden herzaman yaptigim ve benim tabirimle yalanci seker hamuru, iki araba ortaya cikarana kadar akla karayi sectim bide benim bu konuda ki beceriksizligim eklenince ustunde baya ugrasmam gerekti.
Bos bir zamanimda (nerden bulacaksam) hamur ile degisik sekiller yapmayi denemeyi listeme ekledim listede bir hayli kabardi bakalim ne zaman olacak bu kadar sey...



Misafirlerin karni acikip pasta kesme faslina baslayacagimiz sirada uykumuz geldi mecburen uyutmak zorunda kaldik. Pasta haricinde ki seylerin servisini yapip oglusumun uyanmasini bekledik.

Uyandiginda ise pasta kesmek istemiyordu guc bela ikna edip bu isi de hallettik ama sirtimizdan ter akti.

Ablam dogumgunune iki renkli kurabiye ve tuzlu kurabiye; babaannemiz nokul ve yaprak sarmasi; anneannemiz patates koftesi, makarna salatasi, halam ise islak kurabiye getirerek beni baya bir yukden kurtardilar cok tesekkur ediyorum ve ellerinize saglik hepsi cok gusel olmustu.

Bugunlerde favorimiz herseye "istemiyom" diye itiraz etmek, istedigi seyi henuz bulamadik bugunku doktor kontrolunde bu donemin herseye " hayir" donemi oldugunu ogrendim, dusunuyorum da hic iyi bir donem gelmeyecek galiba ; dis cikarma donemi, iki yas sendromu donemi, herseye hayir donemi diye boyle birbirinden zorlu donemlerden gecicez sanirim:)Bu arada wc egitimi yaria kaldi sanmayin butun bir hiziyla devam ediyor ama yeni yikadigim halilarda nasibini almaya basladi bile bazen " caba henuz hazir degil mi?" diye dusunuyorum ama bez lafini agzina bile almiyor hazir olmasa en azindan bezi isterdi herhalde..

Sadece evden disari cikarken bez bagliyorum. Bugun annemlere gittimizde cisi gelipte yerinde hoplayip ziplamaya baslayinca kavanoz taktigi geldi aklima cunku lazimlik yanimizda yoktu. Bastan yapmak istemedi icine bir parca atip bunu islatmasini istedigimizde oyuna gelip yapmaya basladi:)

Vee İki haftalik izine ayrildim oglusumla bol bol bagrisip cagrisicaz :)

Posted by Picasa

Friday, August 18, 2006

iyi ki dogdun tugkisim...

Bugun oglusumun dogumgunu!!!

Monday, August 07, 2006

yogun = yorgun

Haftasonu cok yoruldum. Cumartesi sabahi basladi hersey. Ust komsum aklima balkonda hali yikama fikrini soktugu gunden beri kendi kendimi bu isi yapabilme konusunda cesaretlendirmeye calisiyordum.
Sonunda seytanin bacagini kirip halilari balkona atmaya basladim. Iki hali ve bir yolluktan sonra kollarim agir gelmeye baslayinca birakma zamaninin geldigini anladim.
Buyuk bir is basarmanin gururu ve agriyan kollarla kendimi yataga attigimda kimildayacak halim kalmamisti. Ama pilatesten daha cok enerji harcadigim icin de sevincliydim.
Gunun geri kalan kisminda agriyan kollarim icin agri kesici icmek zorunda kaldim ama gun benim sabaha kadar rahat yatagimda uyumamla son bulmadi tabi, aksamda kuzenimin dugunune katilmam gerekiyordu.
Dugun bana gore huzunlu gecti zira 2 sene once yanlis hastane ve yanlis tedavi sonucu aniden aramizdan ayrilan teyzem yoktu aramizda ve kizinin en mutlu gununde yasli gozlerimiz onu aradi salonda.
Hayat neler getiriyor karsimiza beklenmedik zamanlarda beklenmedik olaylar cikariyor .
Hayat uzun bir ders ve derste ogrenmemiz gereken cok sey var, aldigimiz iyi notlara guvenerek bu dersi anladigimizi iddia edemiyoruz. Herseferinde degisik hic bilmedigimiz taktiklerle tekrar zorluyor bizi...
Cumartesi gununun bu yogunlugu ardindan pazar sabahi yeni tanistigimiz ve yeni tanisacagimiz arkadaslarimiz ile kahvalti planimizi gerceklestirmek uzere evden ciktik. Acikhavada acik bufe kahvalti yapmak bana tatili hatirlatti.
Yaramaz oglusum ile ilgilenirken farkinda olmadan guneste kaldigimi eve gelince kollarimin arka ust kisimlaini goren kardesim farketti, aynadan bakinca ciddi ciddi bronzlastigimi gorerek sasirdim.
Ayrica Tugkan' in capkin bir cocuk oldugunu anladim bu kahvaltida soyle ki, oglusumdan 1-2 yas buyuk bir kiz cocugu abisi ile masalar arasi dolasmaya cikinca gozumuzden kacmadi.
Masadan bir inisi vardi gormeliydiniz:)
Sonra kiza sarildi ve optu, mustakbel gelin adayimizin korkarak geri cekilmesi bile vazgecirmedi oglusumu elinden tutup dolasmaya daha dogrusu kizi kolundan tutup cekelemeye basladi ve sonunda kizin ailesinin kalkmasi ile kisa asklari son buldu:)
Bu hafta hava ne kadar sicakti degil mi?
Ozellikle pazar gunu tam deniz havasiymis evde baygon sikilmis bocekler misali o koltuktan bu koltuga attik kendimizi.
Tugkanin tuvalet egitiminde yavas yavas yol katediyoruz persembe gunu evden ucurulan Tugkan kakasini lazimliga yapti haberinden sonra telefona sarilip gusel haberi babamiza vermistik.Bu hafta gezmekten pek bir ilerleme olmadi.
Ama alti bezli oldugu halde cis yaparken " anne cis" deyip yerlere akan birsey var mi diye baktidigini gorunce bile baya yol katetdigimizi anladim.

Thursday, August 03, 2006

pandispanyami ve pastami takdimimdir


Benim adim Hidir elimden gelen budur...Evde adam gibi seker hamuru malzemesi olmayinca bu kadar oluyor.
Niyetim ustunu tamamen seker hamuru ile kaplayip uzerini suslemekti ama bu tarif ile yapilan hamur acmaya calistiginizda dagildigindan kucuk seyler yapabilmenize izin veriyor.
Bu pastanin bir ozelligi var ki deginmeden gecemiyecegim pandispanyasini kendim yaptim evet yanlis duymadiniz yaptim ve oldu.
Koltuklaim kabarmis bir sekilde mutfaktan ciktim.Bunun icin sevgili Burcu' ya ne kadar tesekkur etsem azdir.
Pasta yapimi kitabindan kullandigi ve herzaman oldugunu soyledigi pandspanyayi soylemeseydi ben hala tutan bir pandispanya tarifi arayacaktim. Ustune ustluk ilk denememdeki tariften daha kolay bir tarif.
Tesekkurler Burcu sen olmasaydin bu pandispanya olmayacakti. Yardimlarin icin cok tesekkur ederim.
Pandispanya hamurunu hazirlayinca ki 20 kisilik bir pasta icindi bu tarif aklima hamuru iki farkli boyutta kaliba dokup iki pasta icin pandispanya hazirlamak geldi, kitapta da pandispanyayi derin dondurucuda saklayabilcegimizi kullanmadan yarim saat once cikarip cozdurebilecegimiz yaziyordu.
Bu sefer tarifi dikkatlice okumaya calistim hatta Tugkan'i babasi ile disari gonderdim ve birgun onceden hazirlayarak birini buzdolabina birinide derin dondurucuya koydum.


Bu sefer tarifi dikkatlice okumaya calistim hatta Tugkan'i babasi ile disari gonderdim ve birgun onceden hazirlayarak birini buzdolabina birinide derin dondurucuya koydum.
Dun aksam Emine Beder' in Kurabiyeler ve Pastalar kitabindan bir pasta kremasi begendim kendime kolay hazirlanabilen bir tarif icinde,
2 su bardagi sut
8 tepeleme corba kasigi seker
3 tepeleme corba kasigi nisasta
1 paket vanilya
50 gr margarin
Oncelikle sut ve sekeri kaynatiyorsunuz sonra nisastayi ayri bir yerde biraz sutle cozdurup kaynamis sute ekliyorsunuz , biraz soguduktan sonra margarin ve vanilyayi ekleyip krema haline gelene kadar mikserle cirpiyorsunuz.
Hepsi cok basit ama gelin gorun ki Tugkan yine sabotaj eylemlerine basladigi icin ben nisastayi az sutle cozdurme olayini atlayip topak topak bir krema ile karsi karsiya kaldim, annemle ne yapsak ne etsek diye dusunurken rondoda karistirmak geldi aklimiza margarin ve vanilyayi da ekleyip puruzsuz bir krema olana kadar karistirdim.
Ama bu sefer sulu bir krema cikti karsima umutsuz bir sekilde soguyunca koyulasir belki diyerek tezgahin uzerine biraktim. 10 dk kadar sonra baktigimda koyulasmaya basladigini gorup sevindim. Biraz daha bekledikten sonra pandispanyayi ortadan kestim kremayi surdum ve ustune seftali dilimleri dizip ust parcasini ustune koyduktan sonra buzdolabina koydum. Cunku Tugkan uyuyana kadar birsey yapamiyacaktim.
Oglusum bu gibi durumlarda hakli olarak cok huysuzlaniyor ama bende cok sabirsiz oldugum icin sonucu bir an once gormek istedigimden mizmizlik diz boyu oluyor.
Canim oglusumun gozunden uyku akiyordu ama uyumamak icin kendi kendisine baya direndi. Sonunda reklam izlerken yavas yavas kucagimda yatar pozisyona gelmeye basladi ki normalde kucagimda kipirdaman durdugu bir an bile yoktur. Sevmek icin buyuk bir caba harcamak gerekir.
Yatakta sut keyfinden sonra gozleri yavas yavas kapanmaya basladi ve uykuya teslim oldu. Uyurken ne kadarda masum oluyorlar sanki kollarini cimcikleyen, gelip size tekmeler atan, istedigi birsey olmayinca cigliklar atan o degilmis gibi gorunmesini izlemek cok keyifli oluyor.


Oglusum uyuyunca mutfagin yolunu tuttum ve ilk asamasini gerceklestirdigim pastayi onume koyarak ne yapabilecegimi dusunmeye basladim.

Beyaz seker hamuru hazirlayip ustunu kaplamak icin deneme yapmaya karar verdim duzgun bir sekilde acilsin diye yagli kagit arasina koydum ama olmadi, yeni aldigim kurabiye kaliplarindan sekiller yapmaya karar verdim.

Birkac sekil cikarinca bunlarla ne yapacagimi dusunmeye basladim, pastanin ustunu kaplayamadigim icin sekillerin arasi hos gorunmeyecekti.



Pudra sekeri serptim sekilleri ustune koymaya basladim ve begenmeyip geri aldim. Bu sefer kremayi kenarina surup sekilleri ustune yapistirdim buraya kadar iyi gitmisti ama ustu icinde birseyler dusunmek gerekiyordu.
Ustunede krema surdum sari ve yesil renkli seker hamuru hazirladim yine ayni sekilden yapip koydum aralarina da hamuru rendelemek geldi aklima ve boylece ortaya bu pasta cikmis oldu.
Tadina henuz bakamadim isim bittiginde saat 11' di ve pilates yapmamistim o isi de hallettikten sonra gonul rahatligi ile uykuya daldim...
Posted by Picasa

Wednesday, August 02, 2006

super haber!!!


4 ay once Canakkale' de kacirilan Seref Can bulunmus, isyerinde bu sabah duydugumuzda hepimizin gozleri dolu dolu tuylerimiz diken diken oldu. O kadar guzel ki bu haber umarim baska kacirilan cocuklar da Seref Can gibi sag salim bulunurlar.
Hurriyet gazetesinde bu guzel haberi yayinlamislar ailesine gozun aydin diyorum.
Allah cocuklarimizi boyle dengesiz hasta beyinli insanlarin kotuluklerinden korusun....

Tuesday, August 01, 2006

bir geysanin anilari


Bu kitabi okuyup bitirince hayat gorusum genisledi, farkli bir dunyayi tanima ve gezinme firsati buldum bir solukta okudum keske daha agir gitseymisim diye dusunuyorum.
Oncelikle farkinda olmadigim hatta hayal bile edemedigim bir dunyanin varligini kesfettim, geysa olmanin ve bunun zorluklarini ogrendim.
Basit birsey degildi kucukten baslayarak zor sartlar altinda gerceklesen egitim donemi, disi seni yakar ici beni durumunda hayat tarzi, cekilen acilar, bastirilan duygular kisacasi hicbirseyin gorundugu gibi kolay olmadigi bir yasam.
Satirlari hayretler icinde okurken bir taraftan inanmakta gucluk cektim.
Calinmis hayatlar bir bakima sansti hikayedeki karakter bir geysa olmasaydi dis dunyadan habersiz, oldugu yerde sayan ve kucuk dunyasinda yasayip gidecek bir karakter olacaktiyazar o kadar guzel anlatmiski sanki okumaya baslayinca sihİrli bir dunyanin kapisi ardina kadar aciliyor ve siz o kapidan girip olaylara sahit oluyorsunuz gibi geliyor, hayatimda okuyupta sonuna kadar etkilendigim nadir kitaplardan biri oyleki bitmemesini ve omur boyu surmesini istedim.
Bize gore garip ve hayatta yapamayacagimiz seylerin baska bir hayatta nasil olagan oldugunu gosteriyor ve boyle bir durumda olsa ben ne yapardim diye dusunmekten kendinizi alamiyorsunuz.
Hikayede en cok aklimda takili kalan sey Sayuri nin baskani degilde Nobu yu secmesi halinde hayatinin nasil olacagi oldu ona o kadar deger verip bir o kadarda kirmaktan geri kalmayan biri ile yasami nasil olurdu acaba?
Ve baskanin azmine hayran kaldim bir yandan da kizdim sevdigi bir insan ne asamalardan gecti ve o bunlara seyirci kaldi demek sevgi anlayisi her kulturde cok farkli olabiliyor...
En cokda bir cocuklarinin olmamasina uzuldum gerci kitabin sonlarinda bu konuda kafam karisti ve bir cocuklarinin olup olmadigini cozemedim.
Keske Sayuri ile oturup konusabilme imkanimiz olsaydi simdiye kadar ilk defa bir hikaye karakteri ile karsilikli konusmak, yuzune bakmak ve mimiklerini gormek istedim.Kac kitap var insani bu dereced etkileyebilen, onun icin okumayan herkese tavsiyemdir eger hala bu kitabi almadiysaniz hemen simdi birtane edinmek icin bana soz verin:)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails